Hasan Şen: “Üretim için köylerde aileleri ile birlikte yaşayan bu çocuklar nasıl okuyacak?”

Keşan Ziraat Odası Başkanı Hasan Şen, üreticiden fedakarlık beklendiğini ancak üreticinin bu noktada ne kadar dayanacak gücü kaldığının da sorulması gerektiğinin altını çizerek, üreticilerin, çocuklarını nasıl okutacağını düşünmeye başladığını söyledi.

Şen, üreticinin üreterek ulaştırdığı her kesimin fedakarlığı üreticiden beklediğini, ancak üreticinin dayanacak gücünün kalıp kalmadığını soran olmadığını ifade ederek, “Üretim maliyetleri hesaplanırken, sanki burada günah keçisi üreticilermiş gibi fedakarlık genellikle üreticilerden bekleniyor. Hiçbir paydaş üreticinin gerçek emeğinin karşılığının ödenmesi gerektiğini söylemiyor. Bu üreticiler, ektiği bir ürüne 120 gün boyunca bakıyor ve yetiştiriyor. Genel anlamda baktığımızda üreticinin emeği koskoca bir yıla yayılıyor. Bu konuda örnek olarak buğdayı verebiliriz. Buğday fiyatı ile mazot ve güre fiyatı arasında büyük bir uçurum var şuan. Üretici 35-40 günde sattığı ürünün parasını alıyor. Bu sırada üretimde kullanacağı gübre ve mazota belirli oranlarda zam geliyor. Bu kayıp da üreticinin. Bu noktada da; sanayici, halk, devlet, fedakarlık yapmamızı bekliyor. Burada sürekli fedakarlık yapacak olan kesim üreticiler mi olmalı?” dedi.

“Bir üniversite öğrencisinin yıllık sadece yurt parası 100 bin TL”

Üreticiler borcunu ödemediği zaman gerekli faizlerin yüklendiğine dikkat çeken Hasan Şen, “Bölgemizde uzun süredir yağmur yağmıyor. Verim kaybı yaşanacağını söyledik. Üretim maliyetleri ortada. İnsanlar üretimden vazgeçerse ne olur? Çiftçilerimiz emekli maaşları ile idare etmeye çalışıyordu. Ancak emekli maaşları da artık çok düşük kalıyor. Pandemi, deprem felaketlerinde öğrenciler online eğitim sistemi ile eğitimlerini tamamladı. Ancak şimdilerde okullar açılacak ve çocuğu olan üreticiler, çocuklarının okul masraflarını nasıl karşılayacak? Bir üniversite öğrencisinin yıllık sadece yurt parası 100 bin TL. Zaten zor durumdaki üreticiler bu paraları nasıl bulacak? Üretim için köylerde aileleri ile birlikte yaşayan bu çocuklar nasıl okuyacak?” diye konuştu.

“Üretici, bu harcamalarının karşılığını, gelecek yıl Temmuz ayında alacak.”

Bazı bölgelerde ayçiçeği alımlarıyla ilgili fiyatlar verilmeye başlandığını ifade eden Hasan Şen, “Ukrayna, Rusya çiftçilerinden alım yapılıyor. O zaman bu çiftçileri üye yapın. Yabancı üreticiler ile pazarlık yaparken Türkiye’deki üreticileri göz ardı ediyorsunuz. Çiftçilerin aldığı destekleri söyleyenler de, çiftçiler ile birlikte bankalara gitsinler ve durumu görsünler. Çiftçilerin ne kadar borcu olduğunu görebilirler. Verilen destekler borca gidiyor. Buğdaya verilen destek 10 kuruş. Buğday alımının devam ettiği söyleniyor ama hala fatura alımı yok. Ayçiçeğinde kötü bir yıl yaşıyoruz. Bu topraklar hasatlardan sonra yeniden hububat ekilişlerine hazırlanacak. Bu hazırlıklar için akaryakıta, gübreye, tohuma ihtiyacımız var. Üretici, bu harcamalarının karşılığını, gelecek yıl Temmuz ayında alacak. Üretim aşamasındaki insanların işleri gerçekten zor. Eğer bu sorunlar ithalat ile çözülecekse, üreticiler hiç ekiliş yapmasın, biz de kendimize bakacak kadar üretim yapacağız. Sulu tarım yapılacak alanda alternatif ürün ekilişleri yapılabilir. Ancak ülkenin yer noktasında sulanabilir arazi yok. Dolayısıyla hububat ekilişi yapan çiftçilerimiz için durum aynı değil ve yaşadığı sorunların giderilmesi gerekiyor. Yetkililer, çeltik ile kurum tarım ürünlerinin fiyat farkını bir düşünsün. Hep ithalat ile bu işler çözülmez.” şeklinde konuştu.

Haber: İlker GÜREL