Mercan Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Mercan, son yıllarda elektrikli ve hibrit modelleri ile teknolojik gelişmelerin yaşandığı otomotiv sektöründeki bu gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Otomotiv sektöründe elde edilen verilere göre, dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi Türkiye’de de, 2024 yılı itibarıyla elektrikli araç satışları artış gösterirken, elektrikli ve hibrit araçların kullanıcı memnuniyetinin de bir hayli yüksek olduğu sonucuna varılıyor. Sektördeki elektrikli ve hibrit araçların Pazar payındaki yerinin artması, Türkiye’de otomotiv sektörünün dönüşümüne işaret ediyor. Bu gelişmeler, çevre dostu ulaşım çözümlerinin yaygınlaşmasına ve enerji verimliliğine de katkı sağlayacak.
Mercan: “Önümüzdeki 10 yılda, araç satışlarının yüzde 50’den fazlası elektrikli araçlar olacak”
Alman otomotiv devi Volkswagen’in Keşan ve Edirne plazalarında da bu değişim dikkat çekerken, geçtiğimiz gün yenilenen konsepti ile tanıtımı ve açılışı yapılan Mercan Keşan Volkswagen Plaza’da basın mensuplarıyla bir araya gelen ve sektördeki gelişmeler hakkında bilgiler aktaran Mercan Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Mercan da, Türkiye’de önümüzdeki 10 yılda, araç satışlarının yüzde 50’den fazlasının elektrikli araçlar olacağını söyledi. 2006 yılından bu yana Keşan’da hizmet vermekte olan Mercan Keşan Volkswagen Plaza’nın, yeni dijital konseptle yeniden düzenlenerek hizmete açılmasıyla ilgili bilgi veren Mercan, “Günümüzde otomotiv sektörü de değişiyor, otomotiv sektörüyle birlikte showroomlar da değişiyor, yavaş yavaş dijitalleşiyor, elektrikleniyor. Bugüne kadar elektrikli araç satmaya başlamadık, VW bu araçları getirmedi ama önümüzdeki 10 yılda araç zatışlarının yüzde 50’den fazlası elektrikli araçlar olacak.” dedi.
“Hibrit otomobil de bu işin içinde olacak”
Keşan’dan sonra önümüzdeki yıl da Mercan Edirne Volkswagen Plaza’nın yenileceğini kaydeden Tolga Mercan, “Dünyada pek çok farklı ülkede farklı markalar, değişik teknolojiler üzerinde çalışıyor. Hidrojenli motorlardan yol takip sistemlerine kadar birçok deneysel çalışma yapılıyor. Türkiye şartlarına göre en uygunu içten yanmalı motorlar. Bunlar daha bitmedi ve 2050 yılına kadar da devam edecek. Yarın sabah her taraf elektrikli olmayacak. Ama sonra artan bir ivmeyle elektrikliye doğru gidecek, bazıları hidrojene doğru kayacak. Ama bana sorarsanız, multihibrit dediğimiz araçlar var. Belli bir kilometreye kadar elektrikle çalışıp daha sonra yine benzine geçiyor. Türkiye’de bir içten patlamalı motorlar var, bir elektrikli motorlar var, bir de melez motorlar. Bence Türkiye’de bunların üçü de aynı şekilde satılmaya devam edecek ve uzun vadede herkes tam elektrikli kullansa bile hibriti de unutmamak lazım. Hibrit de bu işin içerisinde olacak.” diye konuştu.
“Banka faizleri yukarı çıktığı için de ihtiyacı olmayan kişi nakit verme eğiliminde olmuyor”
Geçtiğimiz yıllarda pandemi ve çip krizi sürecinde Türkiye araba yokluğu yaşarken, Avrupa’nın bu konuda bir sorun yaşamadığını kaydeden Tolga Mercan, “2024 Ocak ayından bu yana, biz daha yeni yeni araba bulmaya başladık. Genel olarak baktığımızda dünyadaki araç satışında çok küçük yüzde 1’lik yüzde 2’lik bir daralma oldu ama Avrupa’da satışlar geçen yıl artı ile kapandı. Bizde ise öyle olmadı. Çünkü biz ithal araçlar sattığımız için bize çok fazla araba gelmedi. Bu yıl yavaş yavaş artık istediğimiz miktarda araç gelmeye başladı. Ancak burada da şu sorun var; Hükümetin finans konusunda, bankaların kredilerin lansmanı konusunda biraz sorunlar var. Eskiden ‘gel istediğin kadar kredi verelim’ derken, şimdi 2 milyonluk 3 milyonluk araç için 100 bin, 200 bin lira gibi krediler veriyorlar. Araçlar, geçmişte hem ihtiyaç hem yatırım aracı idi. Ancak bugün yatırım aracı olmaktan çıktı ve sadece ihtiyaç oldu. Arabaya ulaşabilmek için artık nakit para verilmesi gerekiyor. Banka faizleri yukarı çıktığı için de ihtiyacı olmayan kişi nakit verme eğiliminde olmuyor. Dünya şu anda elektrikli araçlara yöneldi. Bunda en büyük pazar payı, yüzde 70 ile Çin’e ait. Bu nedenle Amerika ithalat kotası uygulamaya başladı. Yakında Avrupa Birliği de böyle bir önlem alabilir. Diğer tarafta da elektrikli araçların dışında tüm dünyada dijitalleşme başladı. Araçlar artık birbiriyle konuşuyor. Kendi kendine hareket eden arabalar var. Bunların üçüncü dördüncü versiyonları geldi. Evi işaretliyorsun bırakıyorsun, otopilot kendi kendine gidiyor. Bazı ülkelerde, örneğin Amerika’da aplikasyonla taksiyi çağırıyorsun, şoför yok. Bizde bu işler biraz daha geriden geliyor çünkü bizim Türkiye olarak konuştuğumuz konular bunlar değil. Siyaset, futbol daha fazla konuşuluyor Türkiye’de. Ama yurtdışında böyle değil. Onlar bunu içselleştirmiş. Biz bu konuda çok gerideyiz çünkü bunu konuşan çok az insan var, çok az insan bilgi sahibi.” dedi.
“Arabalar tekerlekli Iphone’lara dönüştü”
Son olarak, plazayı yenileme amaçlarına değinen Mercan Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Tolga Mercan, Volkswagen’in şu an satışta elektrikli aracı bulunmamasına rağmen, tüm araçların neredeyse “tekerlekli IPhone’lara dönüştüğünü” vurgulayarak, “Biz de, artık kendi aralarında haberleşebilen araçlara uygun olarak plaza ve showroomumuzu yeniden düzenledik ve biri açık alanda biri kapalı alanda olmak üzere 2 adet elektrikli araç şarj istasyonu kurduk. Örneğin yoldan geçen bir TOGG araç, burada durup şarj ihtiyacını giderebilecek.” şeklinde konuştu.
“Bizim işimizin en pahalı kısmı işçilik”
Pek çok sektörde olduğu gibi otomotiv sektöründe de 2019 yılında başlayan pandemi süreci ve bu süreçte fabrikaların çalışamaması nedeniyle yedek parçaların üretilemediğini, bunun da çok ciddi arz sıkıntılarına neden olduğunu söyleyen Tolga Mercan, Ukrayna – Rusya savaşı ile birlikte Ukrayna’dan temin edilen ürünlerde de sorunlar yaşandığını, bunun da üretimi etkilediğini ve arz sorunu yarattığını dile getirerek, Ukrayna’daki üretimin başka ülkelere kaydırılarak bu sorunun da aşıldığını vurguladı. Tolga Mercan, sorunların çözüme kavuşmasıyla, 2024 yılı Ocak ayı itibarı ile Volkswagen’de arzın da karşılandığını ifade etti. Sektörün hem Türkiye’de he de dünyadaki gelişimi ve sorunları hakkında bilgiler de aktaran Mercan, “işçilik” faktörünün otomotivde çok önemli olduğuna vurgu yaparak, “Bizim işimizin en pahalı kısmı işçilik. Avrupa’da da işçilik çok pahalı. Onlar da serviste çalıştıracak insan bulamıyorlar. Bu iş yavaş yavaş bize doğru geliyor, çok uzakta değil. Meslek öğrenmek, işin uzmanı olmak çok önemli. Sektörde servis çalışanlarının yaş ortalaması giderek yükseliyor ve yerlerine yenileri gelmiyor. Mevcut ustalarımız da işi bıraktığında ne yapacağız çok merak ediyorum. Genç kuşaktan az da olsa mesleğe yönelenler var. Ancak onlar da kısa süre içinde vazgeçiyor. ‘Z kuşağı’ndan ümitliyim. Onların sektörün içinde kalması için eğitimin ona göre şekillenmesi gerekiyor. Gelecekle alakalı en büyük arzlardan bir tanesi insan kaynağı oldu. İnsan kaynağı çok önemli hale geldi. Sektörün tüm ürün maliyetleri dışında, sadece iyi bir ekip ihtiyacı para ile çözülemeyecek.” dedi.
Haber / FOTO: İlker GÜREL
Vali Sezer ve Bakan Yardımcısı Tarıkdaroğlu huzurevi sakinleri ile bir araya geldi
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.